Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Lideri Dr. Altuğ Erciş, OYDER Olağan Gelen Heyet toplantısında başkanlığa seçilmesinin akabinde birinci sefer gazetecilerle bir ortaya geldi.
Toplantıda OYDER’in gelecek vizyonu ve otomotiv bölümüne ait değerlendirmelerde bulunan Erciş, OYDER’e bu devirde büyük vazife ve sorumluluklar düştüğünü, kesimdeki paydaş dernekler olan ODD, TAYSAD, OSD, TOKKDER üzere öbür derneklerle yakın iş birliklerinde bulunarak dalın daha da büyümesi için uğraş harcayacaklarını söyledi.
Bugün kesimin birçok olumsuz gelişmeyle karşı karşıya geldiğini belirten Erciş, “Pandemiyle birlikte başlayan bulunurluk, ÖTV matrahları, vergilendirme, yüksek kurlar, yüksek enflasyon ile birlikte alım gücünün azalması üzere bir dizi olumsuz mevzuyla karşı karşıyayız. Tüm bu gelişmeler, bayilerin 2. el araç satışlarına yönelmesi gerekliliğini ortaya çıkarıyor” dedi.
Avrupa’da bayilerin toplam satışlarının yüzde 48’ini 2. el araçların temsil ettiğine, Türkiye’de bu oranın sırf 2 düzeyinde kaldığına dikkati çeken Erciş, şöyle devam etti:
“Burada yüksek bir potansiyel olduğunu görüyoruz ve 2. eli de kendi içerisinde ayırıp özel olarak yetişmiş istihdamıyla işimizin ana motoru üzere görmeliyiz. Bayilik sisteminde başarılı olmanın en büyük anahtarı bu. Yetkili satıcılık sistemini ayakta tutmak için tıpkı ABD ve Avrupa’da olduğu üzere 2. el satışlarını kendi bünyemizde yapmak en kıymetli öge olacaktır. Şu anda bunun için yetkili satıcıların önünde rastgele bir mahzur bulunmamakta. Yetişmiş işçiyle birlikte mevcut yatırımlarını daha verimli bir biçimde değerlendirmelerini sağlayacaktır.”
“CİROLARIN YÜZDE 40-45 ORANINDA İKİNCİ ELDEN GELMESİNİ BEKLİYORUZ”
Mevcut durumda yetkili satıcıların sıfır araç yatırımına konsantre olduğunu belirten Erciş, “Genel tabloya bakıldığında, bayiler şimdiye kadar Türkiye’de ikinci el yatırımını pas geçmiş olsa da önümüzdeki devrin en değerli başlıklarından biri bu olacaktır. Bayiler şu anda 1,5 milyon araç satacak potansiyele sahip ve mevcut şartlar yetkili satıcıların bu kadar adette sıfır araç satmasına imkan vermiyor. Lakin bu da bayilerin potansiyellerini ikinci elde kullanmalarının ne kadar kıymetli olduğunu ortaya koyuyor. Gelecekte yetkili satıcıların cirolarının yüzde 40-45 oranında ikinci elden gelmesini bekliyoruz. İşte bu yüzden ikinci ele ehemmiyet vermemiz gerekiyor.” tabirlerini kullandı.
“İKİNCİ EL PAZARINA OLUMLU YANSIMALARI OLACAKTIR”
Yetkili satıcıların ikinci el araç satışına odaklanmalarının pazara olumlu yansımaları olacağını vurgulayan Erciş, şunları kaydetti:
“Türkiye’de 7 milyona yakın bir ikinci el pazarı bulunuyor. Yetkili satıcıların uzmanlıklarını 2. el pazarında da ortaya koyması, hem pazar hem de tüketici açısından olumlu karşılanacaktır. 2. el araç isteyen bir tüketicinin, o marka aracı satan bir yetkili satıcıdan alması bir tercih sebebi olacaktır. Tıpkı vakitte satış sayısı konusunda da daha sağlıklı bilgiler elde edilecek ve spekülatif fiyatlandırmanın önüne geçilecek. İkinci el pazarını bir fırsat olarak gören otomotiv perakendecileri olarak, ikinci el satış oranını en az Avrupa düzeyine getirmeyi hedefliyoruz.”
“PERAKENDE SATIŞLARINDA AZALMA YOK”
OYDER Lideri Dr. Erciş, mevcut şartlarda perakende müşteri talebinde bir azalma görülmediğini söyledi.
Erciş, “Şu anda bekleyen bir filo talebi var lakin tıpkı vakitte bekleyen bir perakende talebi de bulunuyor. Pandeminin akabinde yaşanan tedarik sorunu devam ediyor. Araç geldiği vakit öncelikle perakendeye satılıyor. Zira buradaki karlılık daha yüksek. Bu yüzden evvel perakende talebi, akabinde filo talebi doyurulmaya çalışıyor. Fakat şimdi perakende talebini doyuracak kadar araç tedariki elde edilmiş değil. Markadan markaya değişmekle birlikte satışların çoğunluğunun perakende pazara ilişkin olduğunu tabir edebiliriz. Genel tablo, perakende yüklü olarak gerçekleşiyor.” diye konuştu.
“DİJİTAL DÖNÜŞÜM BİR TEHDİT DEĞİL, BİR FIRSAT”
Son devrin en kıymetli başlıklarından biri olan dijitalleşme konusuna da değinen Erciş, dijital dönüşümü, yetkili satıcıların karşılaşacağı bir tehdit olarak değerlendirmediklerini, bunu bir fırsat olarak gördüklerini, bayilik teşkilatının da kesinlikle dijitalleşeceğini fakat bu kapsamda bayi konseptinin çok büyük oranda değişmeyeceğini belirtti.
Dijitalleşme konusunda bilhassa yetkili satıcılardaki Z neslinin değerini vurgulayan Erciş, “Arkadan gelen bir Z jenerasyonu var. 25-30 yaşlarında, baba-dede mesleğine olan ilgilerini ve bakış açılarını görmek hakikaten çok hoş. Bu noktada aldığı eğitimlerle birlikte iş yapış hallerini değiştirecek ve dijital dönüşüme öncülük yapacak seviyede bir jenerasyon geliyor. Dijital dönüşüm sayesinde işler eskisi üzere ağır ilerlemeyecek ve son tüketicinin memnuniyeti yükseltilerek marka bağlılığı artırılabilecek” diye konuştu.
Yetkili servislerin durumunu da kıymetlendiren Erciş, yetkili servislerden özel servislere kayma olmadığını belirterek, “Şu anda piyasada enflasyon var. Bu ortamda yetkili servis fiyatları artsa da, özel servisler de işlerini sürdürmek ismine fiyatları artırmak zorunda kalıyorlar. Münasebetiyle yetkili servis girişlerinde rastgele bir düşüş öngörmüyorum.” dedi.
“VERGİ SİSTEMİNDE DEĞİŞİM BEKLENTİMİZ VAR”
Altuğ Erciş, vergi sisteminde ve ÖTV matrahlarında değişim beklentisi olduğunu aktararak, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Vergi konusunu çok net biçimde her ortamda söz ediyoruz. Bununla ilgili önümüzdeki süreçte de ortak çalışmalarımız olacak. Ülkemizde otomotiv dalı ve araç sahipleri ismine epey dezavantajlı bir durum kelam konusu. Bizim kanunlarımız açısından yakın olduğumuz AB ülkelerindeki vergi sisteminde ÖTV’ye misal bir vergi yok. Yalnızca bizdeki KDV’ye denk gelen bir vergilendirme sistemi uygulanmakta. Tıpkı vakitte bugün ÖTV matrahlarının güncellenmesi, gerek yetkili satıcıların gerekse de halkımızın en büyük beklentisidir. Bilhassa kurlar sebebiyle fiyatların gelmiş olduğu noktada, neredeyse tüm modellerin yüzde 80’lik dilime girmesi nedeniyle matrah fiyatlarının güncellenmesi ile ilgili beklentimiz oluşmuştur. Kurların stabil halde kalması ve öngörülebilir olması dal paydaşlarımız için kıymetini korumaktadır. Devletimizden matrah meblağlarının güncellenmesi ile ilgili beklentimiz hala devam etmektedir. Umarız ki bu bahiste da yakın vakitte bir adım atılacaktır.”